Yapay güneş çalışmaları ile ilgili yeni bir makale ile karşınızdayız.
Güneş enerjisi çözümlerini geliştirmek için yapay zekâ kullanılabilir mi? Bu soru, yapay zekâ çözümlerinin daha yaygın hale gelmesiyle birlikte daha çok konuşulan bir konu haline geldi. Endüstriyel Solar, geçtiğimiz yıl başlattığı bir Ar-Ge projesi ile güneş enerjisi termal santrallerinde yapay zekâ temelli çözümlere öncülük ediyor.
Güneş termal santralleri, tesis verimliliğini maksimize etme, bakım maliyetlerini düşürme ve sistem arızalarını önleme gibi çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Ancak, bu zorluklar yapay zekâ teknolojileri kullanılarak çözülebilir. AuSeSol-AI adlı araştırma projesi, güneş enerjisi santralleri için yeni yapay zekâ odaklı çözümlere öncülük etmekte ve bu zorlukların üstesinden gelmeye yönelik önemli adımlar atmaktadır.
Endüstriyel Güneş Enerjisi
Andrés Carrancá, Industrial Solar’da veri mühendisi olarak görev yapıyor ve AuSeSol-AI projesinde şirketin rolünü yönetiyor. Carrancá, projenin bir yılını tamamlamış olmaktan dolayı, güneş enerjisi termal santrallerinde verimliliği artıracak çözümler bulmanın heyecanını paylaşıyor. Yapay zekâ, tesis verilerini analiz etmek, anormallikleri belirlemek ve tahmine dayalı bakım planlamasını mümkün kılmak için kullanılan bir araç olarak öne çıkıyor. Carrancá, projenin güneş enerjisi endüstrisine önemli bir etki yapacağına ve yapay zekanın güneş enerjisi termal tesislerine uygulanmasıyla ilgili engellerin üstesinden gelmek için bir örnek olacağına inanıyor.
Endüstriyel Solar’ın projedeki görevlerinden biri, proses buhar tesisleri için yapay zekâ tabanlı bir tesis kontrol sistemi geliştirmektir. Bu kontrol sistemi, tesis durumunu otomatik olarak belirleyip, sensör tahmin değerlerine göre kararlar alabilme yeteneğine sahip olacak. Güneş enerjisi santrallerinin hassas gereksinimleri göz önüne alındığında, bu görev önemli ve zorlu bir adımdır. Industrial Solar, kontrol ve kestirimci bakım sisteminin ticari uygulamasını denemek amacıyla JTI’nin Ürdün fabrikasında Fresnel Kollektörleri kullanılmakta olan bir sistem üzerinde çalışacak.
AuSeSol-AI projesi ve yapay zekanın yenilenebilir enerjideki potansiyelini değerlendiren Industrial Solar, projenin iki yıl daha süreceğini ancak şimdiden umut verici sonuçlar elde edildiğini belirtiyor. Şirket, yapay zekayı kullanarak tesis verimliliğini artırmayı ve bakım maliyetlerini azaltmayı hedefleyerek, daha parlak ve sürdürülebilir bir enerji geleceğine katkıda bulunmayı amaçlıyor.
Yapay güneş çalışmaları
Çin’deki yapay güneş çalışmalarında, Mayıs 2022’de gerçekleşen bir denemede, bilim insanları güneşin 10 kat daha fazla sıcaklığa sahip olan 160 milyon santigrat dereceye ulaşmayı başardı. Bu çığır açan başarı, güneş enerjisi alanındaki araştırmalarda önemli bir adım olarak kabul ediliyor.
Deneme, Çin’in güneş enerjisi alanındaki teknolojik ilerlemeleri gösteriyor. Bilim insanları, bu yüksek sıcaklıklara ulaşarak, gelecekte nükleer füzyon enerjisi ve diğer enerji üretim yöntemlerinde kullanılabilecek potansiyel avantajları keşfetmeye çalışıyorlar. Bu çalışmalar, enerji üretiminde daha etkili ve sürdürülebilir çözümler arayışındaki birçok ülkenin dikkatini çekiyor.
Bu başarı, güneş enerjisi teknolojisinin gelişimine olumlu bir katkı sağlamakla kalmayıp aynı zamanda gelecekte enerji ihtiyacını karşılamak için alternatif ve yenilikçi çözümlerin araştırılmasına da ışık tutuyor. Çin’deki bu yapılan deneme, küresel ölçekte enerji üretimine yönelik önemli bir potansiyeli temsil ediyor ve bilim dünyasında büyük bir ilgi uyandırıyor.
Çin fark yaratıyor
Çin’in Hefei kentinde bulunan ve halk arasında “yapay güneş” olarak bilinen nükleer füzyon reaktörü, 70 milyon derece sıcaklıkta tam 17 dakika boyunca başarılı bir şekilde çalıştı. Bu olay, “yapay güneş” sisteminin yeniden büyük bir merak konusu haline gelmesine neden oldu.
Reaktörün 17 dakikadan fazla süreyle bu yüksek sıcaklıkta çalışabilmesi, nükleer füzyon teknolojisinin önemli bir adımı olarak değerlendiriliyor. Bu başarı, gelecekte enerji üretiminde kullanılabilecek yenilikçi ve sürdürülebilir bir enerji kaynağı arayışındaki çabaları destekliyor.
Çin’deki bu proje, sadece ülke içinde değil, aynı zamanda dünya çapında enerji sektöründeki gelişmelere dair heyecan verici bir örnek olarak ön plana çıkıyor ve bilim dünyasında geniş bir ilgi uyandırıyor.
Bizlerde gelişmeleri takip ederek paylaşmaya devam edeceğiz.
@tarihlibilim