Mikrofon keşfediliyor. Peki, ne zaman? Hemen bir kronoloji sunarak başlamak isteriz.
Bilinen ilk mikrofon, 1861 yılında Johann Philipp Reis, telefonda konuşma sinyalleri iletimi için bir telefona benzer bir cihaz olan elektrofonu icat etti.
Bu cihaz, bir zilin titreşimlerini telgraf telleri aracılığıyla bir başka elektrofona aktararak çalışıyordu.
1876 yılında Alexander Graham Bell, ilk telefonuicat etti. Telefon, aynı prensiple çalışan ancak elektrofonun aksine bir mikrofon ve hoparlör içeren bir cihazdı. Mikrofon telefon içine yerleştirilen küçük bir aparattı. O dönem Thomas Edison ile birlikte çalışan Emile Berliner tarafından tasarlanmıştı. Tek bir adet karbon düğmeli mikrofondan oluşan davula benzeyen bir cihazdı. Emile Berliner, karbon mikrofonu icat etti. Karbon mikrofonu, ses dalgalarını mekanik titreşimler olarak algılar ve daha sonra bu titreşimleri elektrik sinyallerine dönüştürür. Bu teknoloji, telefon ve gramofonlarda kullanıldı.
Bu süre zarfında, başka birçok mikrofon modeli kullanılıyordu ancak karbon düğmeli mikrofon genel kabul gören mikrofondu.
Mikrofon, hafif bir karbon tabakasıyla ayrılmış iki elektrik kontağı içerdiğinden “gevşek temaslı verici” olarak da adlandırıldı. Gevşek teması açıklamak gerekirse, bir ses dalgası tarafından vurulduğunda titreşen diyaframla birleştirilme işlemi diyebiliriz. Başlangıçta mikrofonun sahibi Berliner olsa da ancak daha sonra patent 50.000 $ gibi yüklü bir ücret karşılığında Thomas Edison’a satıldı. Bu duruma bazılarımız muhtemelen şaşırmamıştır. Şimdi daha önce kaleme aldığımız makalelerde olduğu gibi tarihsel, kronolojik bir şekilde bu hikâyeyi anlatmak istiyoruz.
Mikrofonun tarihi
Emile Berliner tarafından ilk denemeleri yapılan mikrofondan sonra, 1800 sonları ve 1900’lerde birçok denemeler daha yapıldı.
1878‘de David Edward Hughes, mikrofonu uzun süre kullanılan farklı bir modele dönüştürmeyi başardı.
1915 yılında, mikrofon gibi cihazların ses seviyesini artıran vakum tüplü amplifikatör icat edildi.
Ertesi yıl, yoğunlaştırma mikrofonu Bell Laboratories çalışanı elektrik mühendisi Edward Christopher Wente tarafından tanıtıldı.
Edward Christopher Wente, 1914’te Batı Elektrik Mühendisliği Departmanı’na katılarak ses çalışmalarında kullanılmak üzere daha verimli bir mikrofon tasarlamaya odaklandı. Telefon alıcılarında kullanılan karbon düğmeli vericilerin sorunlarına çözüm ararken, 1916’da Harold D. Arnold’un amplifikatörü ile birleştirerek ilk düz frekans yanıt mikrofonunu geliştirdi. Ancak, bu cihaz yüksek empedansa sahipti ve pratik kullanım için bir vakum tüplü ön yükseltici gerektiriyordu. 1922’de daha güçlü bir kondansatör vericisi üretti, ancak doğrudan bağlanabilmesi için yine uzman ekipman gerekiyordu. 1923’te Alman fizikçi Georg Neumann, daha pratik bir çözüm olan ilk kondenser mikrofonu icat etti, ses dalgalarını yakalamak için iki metal levha arasındaki hava boşluğunu kullandı, böylece yüksek kaliteli ses kayıtları mümkün oldu.
İlk Ticari Üretim
Kısa bir süre sonra 1928‘de, yoğunlaştırıcı mikrofonların ilk ticari üretimi başladı.
İlk dinamik mikrofon, 1931‘de Western Electric tarafından icat edildi. Aynı yıl RCA firması, ilk dinamik mikrofonu piyasaya sürdü. Dinamik mikrofonlar, hareketli bir bobin ve sabit bir mıknatıs kullanarak ses dalgalarını elektrik sinyallerine dönüştürür. Bu mikrofonlar, rock konserleri ve diğer yüksek sesli etkinlikler için ideal olmayı başarmıştı.
Radyo yayıncılığının geliştirilmesinden sonra, yayıncılığa yardımcı olmak için şerit mikrofonlar icat edildi. 1959‘da yeni mikrofon tasarımları hız kesmeden üretiliyordu.
1962‘de Bell Labs, ilk electret mikrofonu icat etti. Electret mikrofonlar, diyaframın arkasındaki electret malzeme kullanarak ses dalgalarını yakalar ve daha ucuz, daha hafif ve daha az güç tüketen bir alternatif olarak diğer mikrofon türleri ile rekabet eder.
1964‘te Bell Laboratuvarları tarafından icat edilen bir elektret mikrofon ortaya çıktı. Daha düşük maliyetle daha fazla güvenilirlik sunduğu için mikrofon endüstrisini tamamen değiştirdi. Bu dönemde pop, rock, soul müzikler daha geniş kitlelere ulaşırken yeni ve geliştirilen mikrofonlar bu gelişmelerin en büyük yardımcısı olmuştu.
1970‘lerde, ses sistemlerinin ses kalitesini artırmak için kondenser ve şerit mikrofonlar daha çok geliştirildi. Davulların eşlikçisi olmayı başarmış birçok model çok revaçtaydı. Bunların bazıları KM 84 ve C 451 modelleriydi.
1983‘lerde, bugüne kadar kullanılmakta olan ilk klipsli mikrofonlar icat edildi. Artık daha kaliteli mikrofonlardan oluşan mikrofonlar kullanılmaktadır.
Bu tarihten sonra artık takip edilemeyecek hızda birçok farklı ülkelerde inanılmaz çeşitlilikte mikrofon üretilmiş ve üretilmeye de devam etmektedir. Mikrofonlar, kayıt stüdyolarından konferans salonlarına, canlı müzik mekanlarından cep telefonlarına kadar her yerde kullanılmaktadır.
Mikrofonun kullanımları
Ses dalgalarını tekrar ses dalgalarına dönüştürülen elektrik voltajlarına dönüştürmek için bir mikrofon kullanılır. Ses dalgaları daha sonra hoparlörler aracılığıyla yükseltilir. Bildiğimiz gibi, mikrofonlar artık dünyanın her yerindeki insanlar için bir müzik ve eğlence kaynağı olmayı başarmıştır. 1950’li yıllarda özellikle müzik endüstrisinin gelişimi sırasında bir yardımcı olmayı başarmış mikrofonlar, müzikte kullanılan enstrümanlar ile sesi yükseltmeleri nedeniyle bas gitar, davul ve amplifikatörler için kullanılmışlardır. Kondenser mikrofonlar daha çok vokal parçaları, piyanolar, canlı yaylılar, akustik gitarlar vb kayıt amaçları için kullanılmışlardır. Kondenser mikrofonlar diğer mikrofon türlerinden daha hızlı yanıt veriyor ve en küçük sesleri yakalayabiliyorlardı.
Mikrofonun teknolojisindeki bazı gelişmeler
Mikrofon teknolojisi son yıllarda da önemli gelişmeler kaydetmiştir. İşte son yıllarda mikrofon teknolojisindeki bazı önemli gelişmeler:
- Dijital Mikrofonlar: Geleneksel analog mikrofonlar yerine, dijital mikrofonlar giderek daha popüler hale gelmektedir. Bu mikrofonlar, ses dalgalarını sayısal formatta yakalayarak daha yüksek kaliteli kayıt sağlarlar.
- Kablosuz Mikrofonlar: Kablosuz mikrofonlar, performans ve hareket özgürlüğü açısından önemlidir. Yeni teknolojiler sayesinde, kablosuz mikrofonlar daha güvenilir hale gelmiştir ve ses kalitesi de geliştirilmiştir.
- Yönlü Mikrofonlar: Yönlü mikrofonlar, kayıt yapmak istediğiniz ses kaynağına odaklanarak arka plan gürültüsünü azaltır. Bu mikrofonlar, podcast, röportaj ve canlı müzik performansları gibi çeşitli uygulamalarda kullanılır.
- USB Mikrofonlar: USB mikrofonlar, bilgisayara veya tablet gibi cihazlara kolayca bağlanabilen mikrofonlardır. Bu mikrofonlar, podcast yapmak, video konferansları gerçekleştirmek veya Skype gibi uygulamalarla iletişim kurmak gibi çeşitli amaçlar için kullanılır.
- Akıllı Mikrofonlar: Son zamanlarda, akıllı mikrofonlar, yapay zekâ ve ses tanıma teknolojisi kullanarak daha akıllı hale geldi. Bu mikrofonlar, konuşmacıyı takip ederek kaydı optimize edebilir veya çevresel gürültüyü azaltabilir.
Bu gelişmeler, mikrofon teknolojisinin daha da gelişeceğine dair umut vermektedir. Mikrofonlar, müzik, kayıt, radyo, podcast, video yapımı ve daha pek çok alanda önemli bir rol oynamaya devam edecektir.
Mikrofon keşfediliyor makalemizi beğendiğinizi umuyoruz. 🙂
@tarihlibilim
#tarih #bilim #teknoloji #mikrofon #microphone #bell #tarihlibilim
https://www.tarihlibilim.com/post/telefonun-icadi/
https://www.tarihlibilim.com/post/mors-alfabesi/
https://www.tarihlibilim.com/post/telefonun-icadi/
1 comment